Tarihi Turistik Yerler



Kars Ani Antik Kenti

Yüzyıllarca değişik kültür ve medeniyetlerin yaşadığı Ani, 1064 tarihinde Büyük Selçuklu Devleti’nin sultanı Alparslan tarafından 25 gün süren bir kuşatmadan sonra fethedilerek yine bir Ağustos günü 1071 Malazgirt zaferinden önce Anadolu kapılarının Türklere açılmasına öncülük etmiştir.

Kars Baltık Mimarisi

1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı sonunda Kars 40 yıl Rus işgalinde kalmıştır. Ruslar 1878 yılından 1918 yılına kadar şehirde yeni bir imar çalışması başlatmışlardır. Ruslar askeri vilayet olarak ilan ettikleri Kars ilindeki yeni imar çalışmaları sırasında bu günkü Yusufpaşa, Ortakapı ve Cumhuriyet Mahallelerinin merkezini oluşturduğu yeni bir şehir planını kurmuşlar. 
Özellikle 1706 yılında Rusya’nın kuzeyinde Baltık denizi tarafında uygulanan bir mimari anlayışı Kars’a uygulamışlar. 1882’lı yıllarda Hollanda’dan getirdikleri mühendislere yaptırarak şehirdeki imar çalışmalarına hız vermişlerdir.  
Yeni şehir planı birbirini dik kesen ızgara planlı caddelerden oluşmuştur. Bu geniş caddelerin üzerine 1890 yılından başlayarak 1917 yılına kadar Baltık mimari tarzında düzgün kesme bazalt taşından tek katlı, iki katlı nadir olarak da üç katlı binalar yapmışlardır. 



Kars Kalesi

Birçok medeniyete ev sahipliği yapmış, Bagratlı Krallığına ve Güneybatı Kafkasya Cumhuriyeti’ne başkent olmuş olan Kars, büyük savaşlar görmüştür ve Kars Kalesi yüzyıllar boyunca fethetmesi güç kalelerden biri olarak anılmıştır.



Kars Sarıkamış Kayak Merkezi

Dünyanın en uzun kayak pistlerinden birine sahip olan ve “Türkiye’nin lnsburg’u” diye de adlandırılan Sarıkamış’ı diğer pistlerden ayıran özelliklerin başında bölgeye yağan karın cinsi ve oranı geliyor. Sarıkamış dışında sadece AIpler’de bulunan kristal kar, kayak sporu için son derece elverişli.

Sarıkamış Katherina Av Köşkü

Katerina Av Köşkü, 1896 yılında, dönemin Rus Çarı II. Nikola tarafından yaptırılmıştır. Sarıkamış’ın kuzeybatısındaki çam ormanı içerisinde bulunan köşk, günümüze kadar özgün mimarisini koruyarak ulaşabilmiştir.
 
Baltık mimari tarzında inşa edilen bina, doğu-batı istikametinde dikdörtgen planlıdır ve üç bölümden oluşmaktadır. Ana binanın sütunlu giriş kapısı, kuzey cephesinde yer almaktadır. Kapının ana bölümü kesme taştan, kuzeye ve güneye bakan giriş cepheleri ise yarım oval bir şekilde ahşaptan yapılmıştır. Ana binanın sağında ve solunda yer alan diğer iki bölümün de giriş kapıları kuzeyden açılır. Bu iki bölüm, bodrum katı ile birlikte iki katlıdır ve temel duvarları taştan, cephe duvarları ahşaptan yapılmıştır. Çam ağacından yapılmış ahşap hatılların çapları hemen hemen aynı olup üst üste ve yan yana geçme tekniği ile inşa edilmiştir.


Çıldır Gölü

Çıldır Gölü, Doğu Anadolu Bölgesindeki en büyük tatlı su gölüdür. Bir diğer öne çıkan özelliği ise tektonik oluşumlu bir göl olmasıdır. Çıldır Gölü’nün çevresinde yeşillik olmaması aynı zamanda gölü, diğer göllerden ayıran farklı bir yanıdır. Bu durumun nedeni ise Çıldır Gölü’nün etrafında gelişen bir bitki örtüsünün olmamasıdır. Doğu Anadolu Bölgesinin en büyük tatlı su gölü olan Çıldır Gölü, en büyük ikinci göl olması özelliği de öne çıkan bir göldür.

Çağrı Merkezi
Mail Rezervasyon
Otel Konum
VE Hotels

© Copyright 2024 Tüm Hakları Saklıdır.

Close